Takım ruhunu güçlendiren ve çalışan mutluluğunu artıran yeni nesil ofise geçiş yolculuğumuz…

Yeni ofisimizin tasarımında, iş yaşamında çeşitlilik ve kapsayıcılık ilkemiz doğrultusunda ‘önce saygı’ düşüncesi ile harekete geçtik ve Lila Group’u genlerine kadar yansıtan, arkadaşlarımızın ihtiyaç ve beklentilerini karşılayan, özgür ve keyifli bir çalışma alanı oluşturduk. Bu yazı; yenilikçi, modern, çalışan mutluluğunu ve takım ruhunu güçlendiren yeni nesil ofisimize geçiş yolculuğumuzu merak edenler için kaleme alındı. 


Banu Yaran Kılıç

Lila Group Kurumsal İletişim Müdürü


Artık iş yapış şekillerinde tüm dünyada çalışan memnuniyeti, çalışan sadakati, mutlu ofis ve mutlu çalışanlar gibi kavramlar öne çıkıyor. Yapılan araştırmalar da bu kavramlara önem veren kurumların başarısının olumlu yönde etkilendiğini gösteriyor. Leesman Index’ine göre çalışanların yüz­de 85’i çalışma ortamlarının kendileri için önemli olduğunu belirtiyor.

Bu gerçeğin yanı sıra, Tekstilkent’deki ofisimizin hem fiziki hem sosyal hem de teknolojik olarak artık ihtiyaçlarımızı karşılamaması ve büyüyen yapımız sebebiyle Lila Group olarak yeni bir ofise taşınma fikri geliştirdik. Titizlikle süren fizibilite çalışmalarımız sonunda iş sonrası hızlıca sosyalleşebileceğimiz alanlara farklı ulaşım alternatifleri sunan Kadıköy, Göztepe’deki Leed Platinium Sertifikalı Business İstanbul’a taşınmaya karar verdik. 

Elbette ki yeni ofisimiz için lokasyon belirlerken başta çalışanlarımızın ulaşımı olmak üzere pek çok kriteri değerlendirdik. Ofis taşınması sebebiyle evini değiştirmek isteyenlere özel paketler hazırladık. Bu süreci son derece sağlıklı ve başarılı bir şekilde ve minimum kayıpla arkamızda bıraktık

Çalışanlarımızın sesine kulak verdik  

Yeni ofisimizin tasarımının, Lila Group’u yansıtması, yenilikçi, modern, çalışanlarımızın ve son derece dinamik geçen ofis yaşamımızın ihtiyaç ve beklentilerini karşılaması çok önemliydi. 

Bu nedenle projeye ofis tasarımı ile ilgili odaklanmış bir ekip kurarak başladık. Birçok konuda olduğu gibi bu konuda da çalışanlarımızın fikirlerine başvurduk. Lila Group bünyesindeki her kade­me ve yaştan çalışanlar, hizmet aldığımız mimarlık ofisi ile deneyim ve tecrübelerini paylaşabileceği anket ve workshop’larla bir araya geldi. 

Ya­pılan çalışmalar sonucunda temel tasarım ilkelerimiz ortaya çıktı. Yeni ofis tasarımı, Lila Group ekibinin sürdürülebilirlik anlayışı, çevreye yönelik farkındalığı, bugünün insa­nına ve gelecek kuşaklara karşı sorumluluk bilinci, sosyal sorumluluk anlayışı ve çalışan sağlığına duyarlı yaklaşımı ile şekillendiril­di. 

Bu anlayışı desteklemek adına mekân içerisindeki yeşil olgusu, doğaya ait izler ve canlı bitkiler ofis genelinde yoğun olarak kullanıldı. İç mekânda doğa ile bağlantı ku­rulabilecek, doğadaki tüm renklerin sıcak malzemeler ile birlikte kullanıldığı sosyal, hareketli bir ofis ortamı hedeflendi.


Kurum değerlerimizi tasarımlarla anlattık


Leed Platinium Sertifikalı plaza gibi tüm ofis tasarımında da olabildiğince doğal ve dönüştürülebilir malzemeler tercih ettik. Oto­masyon sistemlerinin verimli kullanımı ile ofiste minimum enerji tüketimine odaklan­dık. Ayrıca, havalandırmadan aydınlatmaya, akustikten güvenliğe, çalışanların konforu için oldukça önemli olan tüm noktalar, ko­nusunun uzmanı tasarımcı ve danışmanların görüşleri ile harmanlandı, en son teknolojik altyapı ile desteklendi. 

Kurum değerlerimiz mekâna göre geliştirilen tasarımlarla anlatıldı. Lila Group’un felse­fesini aktaran; Aile, Kalite, Gelişim, Sorum­luluk ve Güven değerleri, mekân içinde ya­şayan görsel iletişim unsurları olarak hayat buldu. Lila Group’un iş yapma biçimi ve ku­rum kültürünü yansıtan Lila Yolu isimli bir grafik sistemi geliştirildi. 

Toplantı odalarında, kurumun sürdürülebi­lirlik vizyonuyla uyumlu, sektörü için önem­li olan ağaç isimleri kullanıldı. Farklı ağaç cinslerinden yola çıkan grafikler ve hikaye­leri tasarlandı. Oyunların, değerlerin, sür­dürülebilirlik ve doğa konseptini destekleyen ağaç ve hikayelerin giydirmelerde hayat bul­duğu tasarımlar ile hikayelerin önemine de dikkat çekildi.

“Sağlıklı yaşam” konseptini destekliyoruz

Çalışan sağlığına ve hareketli yaşama verdiğimiz önemi çalışanlarımıza hisset­tirmek ve gün içi hareketi artırmak istedik. Şirketimizin 2016’dan beri farklı paylaşım­larla farkındalık yaratmaya çalıştığı “sağ­lıklı yaşam” konseptini destekleyen hareket alanları yarattık. 

Günün önemli bölümünü oturarak geçiren çalışma arkadaşlarımıza çalışma sandalyelerini seçme imkânı sun­duk. Ergonomik anlamda en sağlıklı model­ler deneyimlendikten sonra en çok tercih edilen modele hep beraber karar verdik. 

Çalışan sağlığı açısından temel hassasiyetlerimizden biri de herkesin gün ışığından faydalanmasıydı. Bu yüzden özellikle teras alanına sahip bir ofis inşa edildi ve gün içinde istenilirse çalışma alanı, istenilirse sosyal­leşme alanı olarak kullanılabilecek fonksi­yonellik kazandırıldı. 

Çalışan mutluluğu ve takım ruhunu güçlendirmek için…

Tüm bunların yanı sıra, yeni nesil ofislerin, çalışan mutluluğunu ve takım ruhunu güçlendirdiğini biliyoruz. Buradan yola çıkarak, hiyerarşiden arındırılmış, çalışanların aktif iletişimde olabileceği, renkli ve enerjisi yüksek çalışma mekanları ile açık ofis düzeni tasarlandı. 

Açık ofis sayesinde, ekiplerin yöneticileri ve birbiriyle aktif şekilde çalışabileceği bir düzen oluşturduk. Bu düzeni şirket içindeki iletişimi artıran, eğlenerek çalışmayı mümkün hâle getiren sosyal alanlarla destekledik. Sosyal alanlardaki tasarım unsurları da eğlenceyi destekleyen oyunlarla kurgulandı.

DERGİ

HRdergi Mart sayısı çıktı!

SATIN AL Mart 2024

Yeni makalemizi okudunuz mu?